22 Aralık 2011 Perşembe

Köpeğimi seviyor ve eğitiyorum

Hayvanlar bizim can dostumuz. Elbette eğitimleri de çok önemli. Biz, hayvanlar arasından Alman Çoban Köpeği’ni seçtik ve eğitim konusunda da bir bilene danıştık. Köpek eğitim merkezi ve köpekli sporlar kulübü Von Juliet’in Kurucusu ve Baş Eğitmeni Erdinç Sarımusaoğlu’nun görüşlerini sizlerle paylaşıyoruz.  

Alman Çoban Köpeği, ülkemizde Kurt Köpeği, Alman Kurdu ya da K9 adıyla bilinir. Irkın orijinal adı Deutsche Schaferhunde’dir. Bu ırkın adının doğru bir şekilde bilinmesi konusunda çaba sarf edilmesi gerektiğini düşünüyorum. Irkın adını doğru kullanmak, bu ırkla ilgili yanlış anlamaları da ortadan kaldıracaktır. Örneğin geçmişte İngilizler bu ırkın adını sırf  “German” kelimesini telaffuz etmemek için “Alsatian Wolfhound” olarak değiştirmişlerdir. Bu değişiklik bir müddet sonra halkın bu ırkın kurtlardan geldiğini düşünmesine yol açmıştır. Bu daha sonra değişmiş olsa da günümüzde hala İngiltere’nin bazı bölgelerinde yoğunlukla “Alsatian” ismi duyulmaktadır. Ülkemize dönecek olursak bu ırkın doğadaki kurtlarla çiftleştirilerek üretildiğini düşünen ve yanlış bilgi sahibi olan insanların sayısı az değildir. 

Alman Çoban Köpeği ırkı nasıl ortaya çıktı?
“Captan Max von Stephanitz” isimli bir süvari subayı, özellikle Almanya’da bulunan sürü güden köpeklerle ilgilenmişti. O köpekler o yılların gerçek iş köpekleriydi, hepsi değişik ebatlarda, değişik tipteydiler, ama ortak özellikleri zeki ve işe yatkın olmalarıydı. 1899 yılında katıldığı bir köpek şovunda adı Hektor olan bir çoban köpeği satın aldı ve kısa bir süre sonra köpeğin adını Horand von Grafarth olarak değiştirdi.

Horand 61 santim yüksekliğinde bir köpekti. Düzgün bir anatomiye sahip, atletik, güçlü ve hayat doluydu. Rengi bugünün Sable renkteki Alman çobanları gibiydi. Bugün yaşasaydı sable olarak tanımlanırdı. Kafası ve kulakları kolayca diğer köpeklerden ayırt edilebilirdi. Bugünün Alman Çoban Köpeği kafası gibi etkileyiciydi. Horand von Grafarth derneğin üretim defterine kayıtlı ilk köpek oldu.

Horand alındıktan iki hafta sonra Stephanitz ve arkadaşı Arthur Meyer, Alman Çoban Köpeği Derneği Verein für Deutsche Schaferhunde (SV)’yi kurdular. İlk başkan Stepanitz, Arthur dernek sekreteri oldu. Sonradan, bir belediye başkanı, bir mimar, iki fabrika sahibi, bir otel sahibi ve bir hakim bu oluşuma katıldı ve bugün dünyanın en büyük tek ırk derneğinde görev aldılar. 1899’dan sonra her yıl bu yeni ırkın yarışmaları SV tarafından yapıldı. Stephanitz yıllarca bu yarışmalara hakemlik yaptı. 

Bugün ise bu derneğe 5.000’i yabancı ülkelerde olmak üzere 100.000 üye kayıtlıdır. Bu da, bu derneği dünyanın en büyük tek ırk derneği yapmaktadır.

Tarih içerisinde bu ırk nasıl gelişti?
Alman çoban köpeği bütün dünyada en fazla bilinen çok popüler bir ırktır. Bu ırkın popüler olmasında sadece fiziksel güzellikleri değil, iş yapabilirlikleri kesinlikle etkili olmuştur. Rin Tin Tin, Strongheart ve K-9 isimli filmler ırkın geniş kitleler tarafından tanınmasını sağlamışlarsa da Alman Çoban Köpeği’nin popülerliği hiçbir zaman geçici olmamıştır.

Bu ırk çok üstün zekasının yanı sıra eğitilebilirliği ile bilinmekle birlikte sürü gütmekte, enkazda ve doğada kayıp insanları tespit etmek için Arama – Kurtarma görevi üstlenmekte, polis servisinde Narkotik, Bomba Tespit ve Güvenlik rolü almakta, körlere rehberlik etmekte, engellilere yardımcı olmaktadır. Aile köpeği olarak da en uygun köpeklerden biridir.

Bunların yanı sıra Almanca’da koruma köpeği anlamına gelen “Schutzhund” isimli sporu yaparlar. Bu spor; iz takibi, koruma ve itaat fazından oluşur ve köpeğin sahibiyle beraber uyum içinde hareket ettiği bir spor haline gelmiştir. Alman Çoban Köpekleri’ni test etmek amacıyla ortaya çıkan bu spora daha sonra, diğer ırklardan köpekler de dahil olmuştur.

Alman Çoban Köpekleri “Working Line” ve “Show Line” olarak ikiye ayrılır dersek yanlış olmaz. İkinci Dünya Savaşı’ndan sonra Almanya iki parçaya ayrıldı. 7 Ekim 1949 tarihinden sonra DDR (Deutche Demokratishe Republik - Doğu Almanya) sosyalist ve komünist rejim tarafından yönetilmeye başlandı. Doğu Almanlar bu tarihten sonra 1899 yılında bu muhteşem ırkın yaratıcısı olan Captain Max von Stephanitz’in kurmuş olduğu SV Verein für Deutsche Schaferhunde, Alman Çoban Köpeği Derneği’nden ayrıldılar ve kendi derneklerini kurdular. 1990 yılında iki Almanya birleşse de yarım yüzyıllık süre, Alman çoban köpeğini doğu ve batı Almanya’da eğitilebilirlik ve görünüm olarak farklı hale getirmişti. Batı Almanlar iş yapabilirliğe önem vermekle birlikte görünüme çok daha fazla önem vermişlerdi, fakat Doğu Almanlar belki komünist rejimin de etkisiyle her zaman için köpeklerinde iş yapabilirliği ön plana almışlardı. Bu yüzden Doğu Alman Line (DDR) Alman Çoban Köpeklerinin tüm dünyada polis ve askeri servisler tarafından kullanılması bir rastlantı değildir.

Genel özellikleri:
Hoş görünümlü, güçlü ve orantılı anatomiye sahip, kürkü çoğunlukla siyah - tan, sable ya da tamamen siyahtır. Burun siyah ve maskelidir. Kas ve kemik yapısı kuvvetlidir. Kuvvetli makas ısırışına sahiptir. Kulaklar tabanda geniştir. Çift kat kürke sahiptir. Korkusuz, cesur, gözüpek, istekli ve dikkatlidir. Bunun yanı sıra  neşeli, keyifli, itaat eden, öğrenmeye istekli bir köpektir. Sadakatleri ve cesaretleriyle bilinir. Sakin yapılı, kendinden emin ve düşman olmayan tavrına rağmen uzaktan ailesini korumak için hep hazır bekler.

Omuz yüksekliği erkeklerde 60 - 65, dişilerde 55 - 60 cm’dir. Ağırlık ise ortalama 30 – 40 kg arasındadır. Yaşam süreleri 12 - 14 yıldır. Doğa koşullarında yaşayabilen nadir ırklardan biri olmakla birlikte apartman yaşamında da yeterince egzersiz yaptırıldığı taktirde problemsiz bir köpek olacaktır. Birçok büyük ırk köpekle karşılaştırıldığında kapalı ortamda nispeten hareketsizdir, yüksek aktivite göstermez. İnsana karşı agresyonu ve saldırısı genellikle kötü üretim, kötü eğitim ya da kötü idareden kaynaklanmaktadır. Bu yüzden eğitim çok önemlidir.

Köpek eğitimi “otur, yat, bekle”den ibaret değildir!
Köpek eğitimi dendiğinde insanların aklına ilk gelen “otur, yat, bekle” gibi komutlar oluyor. Fakat köpek eğitimi, sadece bunlardan ibaret değil. Birçok köpek yavruyken edinmiş olduğu yanlış davranışlarla eğitime geliyor ve bu da köpeklerin eğitimini zorlaştırıyor. Bu yüzden köpeğinizin eğitimine erken başlamanız ve özellikle bir yavru sahibi olduktan sonra köpeğinize iyi bir eğitim, beslenme ve bakım sağlamak için bir çalışma yapmanız gerekiyor. Bunun ilk adımı, bir profesyonelden köpek eğitimi danışmanlığını almak olmalı. Zira bir köpek eğitmeni, beslenme ve bakım hakkında da bilgi sahibidir ve köpek sahibini de bu konuda mutlaka bilgilendirmelidir.

Köpeğinizden ayrılmak zorunda değilsiniz
Köpeğinizi, köpek çiftliğinde ondan ayrı kalarak eğittirmek zorunda değilsiniz. Kendinize sürekli danışmanlık hizmeti alabileceğiniz bir eğitmen bulup, yavrunuzu onunla birlikte büyütmeniz sizi çok rahatlatacaktır. Köpeğinizle mutlu bir şekilde yaşamanız yavruluğunu iyi bir şekilde geçirmesiyle alakalıdır. Eğitmen nezaretinde sahibi tarafından doğru ve arzu ettiği gibi büyütülen bir köpekle yaşamak son derece keyiflidir. Hatta, eğer bu işe merak salarsanız ve başarılı olursanız siz de köpek eğitmeni olabilirsiniz.

Eğitimin temelinde sevgi ve itaat yatıyor
Eğitmeniniz size öğretilecek becerileri vermenin yanı sıra vücudunuzu kullanmayı, ses tonunuzu kontrol etmeyi, lider duruşu ve tavrını sergilemeyi, gerektiğinde otoriter olmayı; lider ve otoriter olmanın sadece negatif davranışlar sergilemek olmadığını size öğretmeli, anlatmalı ve uygulamalıdır. Tabii her eğitimin temelinde sevgi olduğunu da unutmamanız gerekir. Von Juliet’de eğitimler, evinizde, eğitim merkezinde ve trafikte olmak üzere üç farklı ortamda uygulanır.


- Evinizde eğitim
Köpeğinden ayrılmak istemeyen insanlar için itaat, alan koruma eğitimleri veriliyor. Ayrıca davranış problemleri; üzerinize atlama, diğer köpeklere agresyon problemleri çözülerek, tuvalet eğitimi, köpek bakımı ve barınması hakkında danışmanlık hizmeti sunuluyor.

- Evinizde eğitim öncesi eğitim
3 - 6 aylık yavrular için köpeğin bulunduğu mekanda, ev içerisinde ya da bahçede köpekle yaşam, beslenme, havalandırma, tuvalet eğitimi, sürü davranışı, kemirme, havlama, ekipman kullanımı, diğer köpeklerle iletişim ve daha birçok konuda uygulamalı çalışmalar yapılarak, danışmanlık veriliyor.  Bu eğitimin süresi 2 - 3 seans.

- Temel ve İleri Seviye İtaat Eğitimi
7 - 8 aylık genç köpekler için verilen bu eğitim, bir köpeğin alması gereken en önemli eğitim. Bu eğitimde; takip (köpek sahibini çekiştirmeden takip eder), otur, otur bekle, yat, yat bekle, gel komutları öğretiliyor. Komutların orta seviye dikkat dağıtıcılarla ve diğer köpeklerin bulunduğu ortamlarda yerine getirilmesi sağlanıyor. Oyun oynama güdüsünün ortaya çıkarılması ve eğitime etkisinin sağlanması amaçlanıyor. Köpeğin üzerinize sıçramasının kesilmesi, hayır ve aferin komutunun öğretilmesi de bu eğitimin kapsamında yer alıyor. Süresi 3 hafta olan bu eğitim, tek eğitim fiyatına ikisi birarada veriliyor.

- Alan Koruma Eğitimi
Branş eğitimleri arasında yer alan bu çalışmada, köpeğinize alanınızı koruma eğitimi veriliyor.

- İz Takibi Eğitimi
Köpeklerin en sık ihtiyaç duyduğu eğitimlerin başında geliyor. En büyük özellikleri olan koku alma ve koku tanımanın verdiği ayrıcalıkla, bu eğitimi alan köpekler, suçluların yakalanmasında, kayıp kişilerin bulunmasında ve insanların hayatlarını kurtarmada büyük rol oynuyor. 

- BH
Branş eğitimleri arasında yer alan BH ile trafikte ve diğer canlılar arasında köpeğin sahibiyle uyumuna bakılıyor ve itaati sınanıyor. Eğitimin süresi ise 8 - 10 hafta.

- SchH A-1-2-3
İz takibi, itaat ve koruma çalışmalarını içeren bu eğitim ayrıca üretim için geçilmesi gereken bir sınav. Bu da branş eğitimleri arasında yer alıyor.


- Show Eğitimi
a) Ring
b) Karakter Testi
Köpek şovlarında çalışan sınıf için verilen bir eğitim. Ayrıca, cesaret testine hazırlık aşaması da var. Bu testte başarılı olunması için 4 hafta süreli bir çalışma yapılması gerekiyor. Şov eğitimi de ardından geliyor. Şovlarda köpeğin idare edilmesi için ise 2 haftalık ayrı bir eğitim alınması gerekiyor.

- Canlı Arama Eğitimi
a) Yerden İz Takibi
b) Havadan İz Takibi
Bu eğitim de branş eğitimlerinden. Köpeğiyle alternatif bir çalışma yapmak isteyenler için son derece uygun. Eğitim kapsamında aynı zamanda kamuya yararlı bir dernekte köpekle birlikte neler yapılabileceği hakkında da önemli ipuçları veriliyor. 

Daha ayrıntılı bilgi için www.vonjuliet.com  ya da www.k9.com.tr  adresini ziyaret edebilirsiniz.

köpek eğitimi
köpek pansiyonu
köpek oteli

Köpeğimi seviyor ve eğitiyorum

Hayvanlar bizim can dostumuz. Elbette eğitimleri de çok önemli. Biz, hayvanlar arasından Alman Çoban Köpeği’ni seçtik ve eğitim konusunda da bir bilene danıştık. Köpek eğitim merkezi ve köpekli sporlar kulübü Von Juliet’in Kurucusu ve Baş Eğitmeni Erdinç Sarımusaoğlu’nun görüşlerini sizlerle paylaşıyoruz.  

Alman Çoban Köpeği, ülkemizde Kurt Köpeği, Alman Kurdu ya da K9 adıyla bilinir. Irkın orijinal adı Deutsche Schaferhunde’dir. Bu ırkın adının doğru bir şekilde bilinmesi konusunda çaba sarf edilmesi gerektiğini düşünüyorum. Irkın adını doğru kullanmak, bu ırkla ilgili yanlış anlamaları da ortadan kaldıracaktır. Örneğin geçmişte İngilizler bu ırkın adını sırf  “German” kelimesini telaffuz etmemek için “Alsatian Wolfhound” olarak değiştirmişlerdir. Bu değişiklik bir müddet sonra halkın bu ırkın kurtlardan geldiğini düşünmesine yol açmıştır. Bu daha sonra değişmiş olsa da günümüzde hala İngiltere’nin bazı bölgelerinde yoğunlukla “Alsatian” ismi duyulmaktadır. Ülkemize dönecek olursak bu ırkın doğadaki kurtlarla çiftleştirilerek üretildiğini düşünen ve yanlış bilgi sahibi olan insanların sayısı az değildir. 

Alman Çoban Köpeği ırkı nasıl ortaya çıktı?
“Captan Max von Stephanitz” isimli bir süvari subayı, özellikle Almanya’da bulunan sürü güden köpeklerle ilgilenmişti. O köpekler o yılların gerçek iş köpekleriydi, hepsi değişik ebatlarda, değişik tipteydiler, ama ortak özellikleri zeki ve işe yatkın olmalarıydı. 1899 yılında katıldığı bir köpek şovunda adı Hektor olan bir çoban köpeği satın aldı ve kısa bir süre sonra köpeğin adını Horand von Grafarth olarak değiştirdi.

Horand 61 santim yüksekliğinde bir köpekti. Düzgün bir anatomiye sahip, atletik, güçlü ve hayat doluydu. Rengi bugünün Sable renkteki Alman çobanları gibiydi. Bugün yaşasaydı sable olarak tanımlanırdı. Kafası ve kulakları kolayca diğer köpeklerden ayırt edilebilirdi. Bugünün Alman Çoban Köpeği kafası gibi etkileyiciydi. Horand von Grafarth derneğin üretim defterine kayıtlı ilk köpek oldu.

Horand alındıktan iki hafta sonra Stephanitz ve arkadaşı Arthur Meyer, Alman Çoban Köpeği Derneği Verein für Deutsche Schaferhunde (SV)’yi kurdular. İlk başkan Stepanitz, Arthur dernek sekreteri oldu. Sonradan, bir belediye başkanı, bir mimar, iki fabrika sahibi, bir otel sahibi ve bir hakim bu oluşuma katıldı ve bugün dünyanın en büyük tek ırk derneğinde görev aldılar. 1899’dan sonra her yıl bu yeni ırkın yarışmaları SV tarafından yapıldı. Stephanitz yıllarca bu yarışmalara hakemlik yaptı. 

Bugün ise bu derneğe 5.000’i yabancı ülkelerde olmak üzere 100.000 üye kayıtlıdır. Bu da, bu derneği dünyanın en büyük tek ırk derneği yapmaktadır.

Tarih içerisinde bu ırk nasıl gelişti?
Alman çoban köpeği bütün dünyada en fazla bilinen çok popüler bir ırktır. Bu ırkın popüler olmasında sadece fiziksel güzellikleri değil, iş yapabilirlikleri kesinlikle etkili olmuştur. Rin Tin Tin, Strongheart ve K-9 isimli filmler ırkın geniş kitleler tarafından tanınmasını sağlamışlarsa da Alman Çoban Köpeği’nin popülerliği hiçbir zaman geçici olmamıştır.

Bu ırk çok üstün zekasının yanı sıra eğitilebilirliği ile bilinmekle birlikte sürü gütmekte, enkazda ve doğada kayıp insanları tespit etmek için Arama – Kurtarma görevi üstlenmekte, polis servisinde Narkotik, Bomba Tespit ve Güvenlik rolü almakta, körlere rehberlik etmekte, engellilere yardımcı olmaktadır. Aile köpeği olarak da en uygun köpeklerden biridir.

Bunların yanı sıra Almanca’da koruma köpeği anlamına gelen “Schutzhund” isimli sporu yaparlar. Bu spor; iz takibi, koruma ve itaat fazından oluşur ve köpeğin sahibiyle beraber uyum içinde hareket ettiği bir spor haline gelmiştir. Alman Çoban Köpekleri’ni test etmek amacıyla ortaya çıkan bu spora daha sonra, diğer ırklardan köpekler de dahil olmuştur.

Alman Çoban Köpekleri “Working Line” ve “Show Line” olarak ikiye ayrılır dersek yanlış olmaz. İkinci Dünya Savaşı’ndan sonra Almanya iki parçaya ayrıldı. 7 Ekim 1949 tarihinden sonra DDR (Deutche Demokratishe Republik - Doğu Almanya) sosyalist ve komünist rejim tarafından yönetilmeye başlandı. Doğu Almanlar bu tarihten sonra 1899 yılında bu muhteşem ırkın yaratıcısı olan Captain Max von Stephanitz’in kurmuş olduğu SV Verein für Deutsche Schaferhunde, Alman Çoban Köpeği Derneği’nden ayrıldılar ve kendi derneklerini kurdular. 1990 yılında iki Almanya birleşse de yarım yüzyıllık süre, Alman çoban köpeğini doğu ve batı Almanya’da eğitilebilirlik ve görünüm olarak farklı hale getirmişti. Batı Almanlar iş yapabilirliğe önem vermekle birlikte görünüme çok daha fazla önem vermişlerdi, fakat Doğu Almanlar belki komünist rejimin de etkisiyle her zaman için köpeklerinde iş yapabilirliği ön plana almışlardı. Bu yüzden Doğu Alman Line (DDR) Alman Çoban Köpeklerinin tüm dünyada polis ve askeri servisler tarafından kullanılması bir rastlantı değildir.

Genel özellikleri:
Hoş görünümlü, güçlü ve orantılı anatomiye sahip, kürkü çoğunlukla siyah - tan, sable ya da tamamen siyahtır. Burun siyah ve maskelidir. Kas ve kemik yapısı kuvvetlidir. Kuvvetli makas ısırışına sahiptir. Kulaklar tabanda geniştir. Çift kat kürke sahiptir. Korkusuz, cesur, gözüpek, istekli ve dikkatlidir. Bunun yanı sıra  neşeli, keyifli, itaat eden, öğrenmeye istekli bir köpektir. Sadakatleri ve cesaretleriyle bilinir. Sakin yapılı, kendinden emin ve düşman olmayan tavrına rağmen uzaktan ailesini korumak için hep hazır bekler.

Omuz yüksekliği erkeklerde 60 - 65, dişilerde 55 - 60 cm’dir. Ağırlık ise ortalama 30 – 40 kg arasındadır. Yaşam süreleri 12 - 14 yıldır. Doğa koşullarında yaşayabilen nadir ırklardan biri olmakla birlikte apartman yaşamında da yeterince egzersiz yaptırıldığı taktirde problemsiz bir köpek olacaktır. Birçok büyük ırk köpekle karşılaştırıldığında kapalı ortamda nispeten hareketsizdir, yüksek aktivite göstermez. İnsana karşı agresyonu ve saldırısı genellikle kötü üretim, kötü eğitim ya da kötü idareden kaynaklanmaktadır. Bu yüzden eğitim çok önemlidir.

Köpek eğitimi “otur, yat, bekle”den ibaret değildir!
Köpek eğitimi dendiğinde insanların aklına ilk gelen “otur, yat, bekle” gibi komutlar gelmektedir. Fakat köpek eğitimi, sadece bunlardan ibaret değildir. Birçok köpek yavruyken edinmiş olduğu yanlış davranışlarla eğitime gelmekte ve bu da köpeklerin eğitimini zorlaştırmaktadır. Bu yüzden köpeğinizin eğitimine erken başlamanız ve özellikle bir yavru sahibi olduktan sonra köpeğinize iyi bir eğitim, beslenme ve bakım sağlamak için bir çalışma yapmanız gerekmektedir.. Bunun ilk adımı, bir profesyonelden köpek eğitimi danışmanlığını almak olmalıdır. Zira bir köpek eğitmeni, beslenme ve bakım hakkında da bilgi sahibidir ve köpek sahibini de bu konuda mutlaka bilgilendirmelidir.

Köpeğinizden ayrılmak zorunda değilsiniz
Köpeğinizi, köpek çiftliğinde ondan ayrı kalarak eğittirmek zorunda değilsiniz. Kendinize sürekli danışmanlık hizmeti alabileceğiniz bir eğitmen bulup, yavrunuzu onunla birlikte büyütmeniz sizi çok rahatlatacaktır. Köpeğinizle mutlu bir şekilde yaşamanız yavruluğunu iyi bir şekilde geçirmesiyle alakalıdır. Eğitmen nezaretinde sahibi tarafından doğru ve arzu ettiği gibi büyütülen bir köpekle yaşamak son derece keyiflidir. Hatta, eğer bu işe merak salarsanız ve başarılı olursanız siz de köpek eğitmeni olabilirsiniz.

Eğitimin temelinde sevgi ve itaat yatıyor
Eğitmeniniz size öğretilecek becerileri vermenin yanı sıra vücudunuzu kullanmayı, ses tonunuzu kontrol etmeyi, lider duruşu ve tavrını sergilemeyi, gerektiğinde otoriter olmayı; lider ve otoriter olmanın sadece negatif davranışlar sergilemek olmadığını size öğretmeli, anlatmalı ve uygulamalıdır. Tabii her eğitimin temelinde sevgi olduğunu da unutmamanız gerekir. Von Juliet’de eğitimler, evinizde, eğitim merkezinde ve trafikte olmak üzere üç farklı ortamda uygulanır.


- Evinizde eğitim
Köpeğinden ayrılmak istemeyen insanlar için itaat, alan koruma eğitimleri veriliyor. Ayrıca davranış problemleri; üzerinize atlama, diğer köpeklere agresyon problemleri çözülerek, tuvalet eğitimi, köpek bakımı ve barınması hakkında danışmanlık hizmeti sunuluyor.

- Evinizde eğitim öncesi eğitim
3 - 6 aylık yavrular için köpeğin bulunduğu mekanda, ev içerisinde ya da bahçede köpekle yaşam, beslenme, havalandırma, tuvalet eğitimi, sürü davranışı, kemirme, havlama, ekipman kullanımı, diğer köpeklerle iletişim ve daha birçok konuda uygulamalı çalışmalar yapılarak, danışmanlık veriliyor.  Bu eğitimin süresi 2 - 3 seans.

- Temel ve İleri Seviye İtaat Eğitimi
7 - 8 aylık genç köpekler için verilen bu eğitim, bir köpeğin alması gereken en önemli eğitim. Bu eğitimde; takip (köpek sahibini çekiştirmeden takip eder), otur, otur bekle, yat, yat bekle, gel komutları öğretiliyor. Komutların orta seviye dikkat dağıtıcılarla ve diğer köpeklerin bulunduğu ortamlarda yerine getirilmesi sağlanıyor. Oyun oynama güdüsünün ortaya çıkarılması ve eğitime etkisinin sağlanması amaçlanıyor. Köpeğin üzerinize sıçramasının kesilmesi, hayır ve aferin komutunun öğretilmesi de bu eğitimin kapsamında yer alıyor. Süresi 3 hafta olan bu eğitim, tek eğitim fiyatına ikisi birarada veriliyor.

- Alan Koruma Eğitimi
Branş eğitimleri arasında yer alan bu çalışmada, köpeğinize alanınızı koruma eğitimi veriliyor.

- İz Takibi Eğitimi
Köpeklerin en sık ihtiyaç duyduğu eğitimlerin başında geliyor. En büyük özellikleri olan koku alma ve koku tanımanın verdiği ayrıcalıkla, bu eğitimi alan köpekler, suçluların yakalanmasında, kayıp kişilerin bulunmasında ve insanların hayatlarını kurtarmada büyük rol oynuyor. 

- BH
Branş eğitimleri arasında yer alan BH ile trafikte ve diğer canlılar arasında köpeğin sahibiyle uyumuna bakılıyor ve itaati sınanıyor. Eğitimin süresi ise 8 - 10 hafta.

- SchH A-1-2-3
İz takibi, itaat ve koruma çalışmalarını içeren bu eğitim ayrıca üretim için geçilmesi gereken bir sınav. Bu da branş eğitimleri arasında yer alıyor.


- Show Eğitimi
a) Ring
b) Karakter Testi
Köpek şovlarında çalışan sınıf için verilen bir eğitim. Ayrıca, cesaret testine hazırlık aşaması da var. Bu testte başarılı olunması için 4 hafta süreli bir çalışma yapılması gerekiyor. Şov eğitimi de ardından geliyor. Şovlarda köpeğin idare edilmesi için ise 2 haftalık ayrı bir eğitim alınması gerekiyor.

- Canlı Arama Eğitimi
a) Yerden İz Takibi
b) Havadan İz Takibi
Bu eğitim de branş eğitimlerinden. Köpeğiyle alternatif bir çalışma yapmak isteyenler için son derece uygun. Eğitim kapsamında aynı zamanda kamuya yararlı bir dernekte köpekle birlikte neler yapılabileceği hakkında da önemli ipuçları veriliyor. 

Daha ayrıntılı bilgi için www.vonjuliet.com adresini ziyaret edebilirsiniz.

  

köpek eğitimi
köpek pansiyonu
köpek oteli

Trafik uyumlu arkadaş köpek sınavı

Katılımcı sınava başlamadan önce hakemin yanına gider, kendini ve köpeğini tanıtır. Hakem köpeğin kulak numarasını ya da Microchip’ini kontrol eder, seceresi ve skor defteriyle karşılaştırır.

Tüm komutlar hakemin işaretiyle başlar. Her komut tamamlandığında idareci hakeme bakar.
Her komuta başlangıç noktasından başlanır ve köpek idarecisinin solunda otur pozisyonunda olmalıdır.

Sınava iki idareci iki köpekle başlar. Köpeklerden biri yat bekle yaparken diğeri diğer komutları yerine getirmelidir. İlk önce kimin “yat” komutunu yapacağı ya da kimin sahada diğer komutları yapacağı hakem tarafından belirlenir.

Sınava puan verilmez, Geçti ya da Kaldı diye değerlendirilir. Rapor Skor defterine işlenir.

Skor defteri sınav öncesinde sınav düzenleyicisinden temin edilebilir.

İtaat:

Toplam 60 Puan dan oluşur. Bu puanın %70 ini almak sınavı geçmek için yeterlidir.

İki bölümden oluşur.

Bölüm A

1. Sevk kayışlı takip(15 puan)

İdareci sahaya sevk kayışlı bir şekilde girer ve pozisyonunu alır ve aşağıda şemasını göreceğiniz paterni yapmaya hazır olur. Başlangıç pozisyonu; Köpek idarecinin sol tarafında, dize yakın bir şekilde otururak bekler. İdareci hakeme bakar ve ondan  “başla” işaretini bekler. İşaret gelir gelmez idareci “takip” komutuyla sınava başlar. İdareci, köpek sol tarafta diz hizasında, sevk kayışında stress olmadan yaklaşık 40 adım durmadan normal adımla  yürümelidir. 40 adım sonra idareci köpeğiyle tam bir dönüş yapmalı ve 10 adım daha normal yürümelidir. 10 adım yürüdükten sonra 10 adım koşarak ve 10 adım bittikten sonra çok yavaş yürümelidir. 10 adım yavaştan sonra tekrar normal “takip” yürüyüşüne devam etmelidir. Değişik hızlarada “takip” komutu gösterildikten sonra idareci 10 adım daha yürür ve sağa dönüş yapar. Yaklaşım 15-20 adım sonra tekrar sağa döner ve 20-25 adım düz gider. Sonra tam bir dönüş yapar 10 adım yürür ve aniden köpeğiyle durur. Hakeme baktıktan sonra tekrar “takip” komutu verir ve 10 adım sonra sola dönüş yapar ve grubun içine girer. Grupta 4 kişi olur, idareci bu dört kişi olur dört kişi nin yanlarında geçerek 8 yapar ve ortalarında durur. Gruptan çıkar ve köpekten sevk kayışını çıkarır.

 

2. Sevk kayışsız takip(15 puan)

Aynı patern sevk kayışsız yapılır.

 

 

 


3. Hareket halinde “otur” komutu
İdareci pozisyonunu alır yaklaşık 10 adım sonra hiç durmadan köpeğine “otur” komutu verir ve ileriye doğru 30 adım yürür. Sonra döner ve hakeme bakar. Hakem işaret verdiğinde köpeğinin yanına döner.

4. Hareket halinde “yat” komutu
İdareci pozisyonunu alır yaklaşık 10 adım sonra hiç durmadan köpeğine “yat” komutu verir ve ileriye doğru 30 adım yürür. Sonra döner ve hakeme bakar. Hakem işaret verdiğinde köpeğini yanına çağırır. Köpek istekli bir şekilde idarecesinin yanına gelir önünde oturur. Sahibi “yanıma” komutu verir. Köpek idarecisinin sol tarafına takip pozisyonuna geçer.

5. Dikkat dağıcılı Uzun yat bekle
Hakemin belirlediği noktaya idareci köpeğine “yat” komutu verir ve yaklaşık 20 adım uzaklaşır. Yukarıdaki 4 madde başka bir idareci tarafından tamamlanana kadar köpek yatmak zorundadır. Bu tamamlandıktan sonra itaat fazı sona erer.


Bölüm B - Trafik test

1.      Sınava katılmış tüm idareciler sevk kayışlı olarak trafiğe çıkarlar. Yaklaşık 1 km yürüyüş yapılır. Trafikte araçlar, Yaya, bisiklet vs.. olur. Hakem köpeklerin sergiledikleri davranışlara bakar ve değerlendirir. Köpek kendine güvenmeli, Çekinin ya da agresif davranış göstermemeli rahat olmalıdır. Trafik testi sona erdiğinde idareciler köpekleriyle birlikte hakeme doğru gider, önünde dururlar ve hakemin elini sıkarlar. Köpek hakeme agresyon göstermemelidir!

2.      Köpek/ler idarecisi tarafından bir ağaca, cite duvara ya da herhangi bir yere bağlanır.İdareci köpeğin göremeyeceği bir yere gizlenir. Göz kontağı olmamalıdır. Köpek oturabilir, yatabilir. Ayakta durabilir! Köpeğin ya da sınavdaki diğer köpeklerin önünden başka bir köpek başka bir idareci tarafından geçirilir. Köpek/ler geçiş yapan köpeğe agresyon göstermemelidir.
 


köpek eğitimi
köpek pansiyonu
köpek oteli

AV GÜDÜSÜ PROMOSYONU, BÖLÜM I

Koruma çalışması av güdüsü promosyonu ile başlar. Almanca anlamı Förderung olan geliştirmek kelimesi yerine neden promosyon kelimesini kullandığımı açıklayayım: Bence gelişim kelimesi kendi başına gerçekleşen bir olayı anlatmaktadır. Güdüler belirli bir dereceye kadar olgunlaşmayla beraber doğal süreçte gelişir. Eğitmenler olarak doğal sürece yardım ederek orada olanı teşvik etmemiz gerekir, böylece belirli bir güdüyü potansiyelinin maksimumuna ulaştırmamız mümkün olabilir.
Av çalışmalarına yavrularda olabildiğince erken, yaklaşık 10–12 haftalıkken başlamaktayım. Bu köpeğin içgüdülerinin henüz bozulmamış olduğu bir zamanda çalışabilmemi sağlıyor. Yavru köpeklerde de geç başlayan erişkin köpeklerdeki gibi çuval veya paçavrayla eğitime başlıyorum. Bu erken çalışmalarda helperın anlaması gereken en önemli şey paçavranın helper değil av olduğudur. Bu nedenle paçavranın hızlı, düzensiz ve beklenmedik hareketleri köpeğin ilgisini hep en yüksekte tutan ve köpeğin av güdüsünü sürekli uyaran şeydir. Eğer köpeğin av güdüsünü teşvik etmek isteniyorsa köpeğin tüm dikkati avda olmalıdır, yani tüm işi av yapar helper değil. Paçavra ile başlamanın sebeplerinden biri de paçavranın kolaylıkla sallanması, oynatılabilmesi böylece köpeğin tüm dikkatinin paçavra üzerinde toplanmasıdır. Bir diğer sebep de yeni başlayanlar için (yavru ya da geç başlayan erişkinler) kolay ısırılabilir olmasıdır. Başlangıç çalışmaları için en gerekli şeyler konusunda temel bir fikir edindiysek tipik bir eğitim egzersizinin neye benzediğine bir bakalım.
Köpek kayışlıdır. Handler köpeği ava odaklanmasını engellemeden sakince cesaretlendirir. Helper paçavrayı gelişigüzel sallayarak fark edilmesini sağlar. Bu hareketli paçavra köpeğin av dürtüsünü tetikler. helper önce köpeğin gözleriyle paçavrayı takip ettiğini, sonra vücudunun da bu değerli ava doğru atıldığını, sonunda da köpek onu yakalamak için peşinden koştuğunu ve avladığını görecektir. Köpeğin paçavra ile neredeyse hipnotize olduğu ve doğru zamanı bekleyen köpeğin gerginliği doruğa ulaştığında helper paçavrayı köpeğin ulaşabileceği bir yerde tutar ve köpek paçavrayı ısırır. Bunu yaptığı anda av onundur. Paçavrasını kazanır ve handlerın gururlu bir tonla köpeği ödüllendirmesi gerekir (ancak köpeğin avını unutacağı kadar değil).ilk olarak ben köpeğin avıyla kısa bir süre uğraşmasına izin veriyorum, ama daha sonra ona ödülün çok değerli olduğunu netleştirmek istiyorum. Bunun için iki metodum var. İlki paçavraya bağladığım ve elimde tuttuğum bir ip köpek paçavrayı elde ettikten sonra da elimde tuttuğum bir ip. Köpek paçavranın cansız olduğunu anlayıp ilgisini kaybetmeye başlayıp paçavrayı gevşettiğinde veya yere bıraktığında ipi çekerek paçavrayı hareketlendiriyorum. Köpek ya paçavradaki gerilimi hissedip daha sıkı tutacak ya da kayıp gidecek ve av uyaranı tekrar başlayacaktır. Birkaç kayıp sonrası köpek avı sıkıca tutacak ve bir daha kayıp gitmesini istemeyecektir. Bu şekilde bir tutum gösterdikten sonra köpeğin avı alıp götürmesine izin verilmelidir.
Kullandığım ikinci metot Raiser’in kitabında “meydan okuma” olarak tanımladığına benzer. Çalışma yine köpeğin avı kazanıp ağzında gevşekçe tutması veya yere bırakması ile başlar. Bu sefer köpeğe avıyla ilgilenenin sadece o olmadığını göstermeye çalışırım. Helperın da ödülde gözü vardır ve bu egzersizin büyük bir kısmını tanımlar. Helper paçavranın bir köşesine dikkatlice dokunup elini hızlıca geri çeker ve bu sefer farklı bir açıdan tekrar dokunarak köpeğe paçavra için meydan okur. Eğer paçavra hala köpeğin ağzındaysa hafif bir çekiş köpeğe helperın amacının paçavrayı çalmak olduğunu anlatır. Bu noktada birçok köpek avı geri çekecek veya güvenli bir tekrar kavrayış, pis bir bakış, hafif bir hırlama ve avı tekrar sıkıca tutma şeklinde cevap verecektir. Tüm bu davranışlar avı güvenli şekilde tutmasını sağlar ve bu davranış köpeğin avı sahanın dışına çıkarmasına izin verilerek ödüllendirilmelidir. Tüm dürtüleri iyi dengede olan bir hayvanda her iki metot da iyi sonuç verir ve çalışmayı köpek için ilginç tutabilmek için iki metodu da kullanmalıyız. Eğer av dürtüsü köpeğin en güçlü motivasyonu ise ilk metot daha çabuk sonuç verecektir. İkinci metot çok sahiplenen ve av davranışına savunma gösteren köpeklerde iyi sonuç verir. Raiser’in yazdığı gibi “meydan okuma savunma davranışının ilk uyaranıdır”. 
Eğitimdeki ikinci adım köpeğin avı (paçavrayı) ilk ısırdığında yeterince sıkı tuttuğundan emin olmak olmalıdır. Bu köpeğin ava yaptığı ilk hamlede avı kazanmamasını sağlayıp, bunun yerine paçavrayı daha uzun süre çekiştirip gerilim yaratarak yapılır. Eğer köpek paçavrayı yakalayıp tutuşunu gevşetirse avı kaybedecek, av da hareket edip sallanmaya devam edecektir. Av dürtüsü yine bu hareketle uyarılacak ve köpek paçavrayı ısırmak için yeni bir şansa sahip olacaktır. Amaç paçavrayı köpeğin ağzından çıkarmaya çalışmak değil, köpeğin giderek daha sıkı ısırmasını sağlamak için meydan okumaktır.
Bu çalışma köpeğin avı elde etmek için sıçramaya ihtiyaç duymasına ilerletilir. Ben bunu dürülmüş paçavrayı köpeğin ısıracağı zaman sıçrayacağı bir yüksekliğe kaldırarak yapıyorum. Adolesan veya geç başlayan erişkin köpeklerde bu göğüs veya göbek seviyesidir, kabiliyetli yavrularda ön patilerini yerden kesecek küçük bir hop yaptıracak kadar yüksekte tutuyorum. Prensip ise aynıdır, avı kapmak için zıplayıp ısırmak. Bu bir köpeğin koruma çalışması kariyeri boyunca kullanacağı temel bir tekniktir.
Seçtiğim bir sonraki eğitim aşaması Raiser’in kitabında bahsettiği sıradan biraz farklı ilerlemektedir. Ancak en temel prensiplerinden birine uymaktadır:”eylemi yöneten helper değil köpektir. Av promosyonu çalışmasında helperın köpeği değil köpeğin helperı uyardığının anlaşılması gerekir”. Köpeğin öğreneceği bir sonraki beceri ava havlamaktır. Önceki eğitim basamakları köpekte ava karşı bir miktar kovalama ve ısırma obsesyonu yaratmış olmalıdır. Daha öncekiler gibi köpeğin av güdüsünü hareketli bir paçavra ile uyarmaya başlarım ve hatta köpeğin hamle yapıp ıskalamasına bir kez izin verebilirim ve köpeği bu eylem için şartladıktan sonra tüm eylem ve hareketleri aniden durdurarak biraz hayal kırıklığı yaratıyorum. Helper elinde hareketsiz bir paçavrayla hareketsiz ve uzaklara bakarak durmaktadır. Çoğu köpek biraz sızlanır ve bir hayal kırıklığı içinde acı acı havlar. Bu havlamayla birlikte paçavra çalılıklardan fırlayan bir kuş gibi yukarı fırlar ve köpek avı yakalar. Bu ilk acı havlayışların amaca yönelik ve dikkati kendine çeken istekli havlamalara dönüşmesi fazla zaman almaz; amaç eylemin tekrar başlamasıdır. Böylece köpek sahada olanların üzerinde bir kontrolü olduğunu öğrenir ve olayı gerçekleştirmenin havlaması olduğunun farkına varır. Bu egzersizi eğitimin başlarına koymamın sebebi köpeğin koruma çalışmasında sadece ısırma ile meşgul olup başka hiçbir şeyi umursamaz hale gelmesini engellemektir.


Programımdaki bir sonraki eğitim aşaması genellikle strike veya saldırıdır. Benim programım bu noktada da Dr. Raiser den ayrılır. O saldırıyı öğretmeden önce paçavradan kolluğa geçer. Ben kabiliyetli geç başlayan erişkin köpeklerin eğitiminde aynı sırayı uyguluyorum. Ancak yavru ve genç köpeklerin eğitiminde strike tekniğinin erken bir şeklini önce öğretmeyi tercih ediyorum. Av egzersizlerinde köpek kuvvetli ilk ısırık ile zıpla ve ısırda ustalaştıktan sonra strike tekniğini öğretmeye başlıyorum. Handler köpeği tasmasıyla tutarken helper köpeğin av güdüsünü uyarır, önce köpeğe çok yakın durur, hatta hamle yapıp ıskalamasına da izin verir. Sonra handler ve köpekten uzaklaşırken yine köpeği uyarmaya devam eder. İlk önce yaklaşık 3–4 metre uzağa gider. Köpeği ayartmak için paçavrayı sallar. Helper tarafından daha önceden ayarlanmış bir sinyalle handler köpeği bırakır. Köpek atlama mesafesine erişince helper köpeğin hafif yanında durur, helper paçavrayı yukarı ve yana doğru çeker, “av her zaman köpekten uzaklaşır” (Raiser). Bu son ikinci hareket avın kaçmamasını sağlamak için köpeğin çabucak paçavranın üzerine atılmasını sağlamalıdır. Helper köpeğin paçavra üzerindeki etkisini abzorbe etmeli ve köpeği ayaklarının üzerine indirmelidir. Sonra av serbest bırakılır, köpek tasmadan ayrılır ve köpeğin avı alıp saha dışına çıkmasına izin verilir. Yavruların ve genç köpeklerin herhangi bir açıdan yabancıların üzerine atlamasında bir engel tanımadıklarını fark ettim. Bu nedenle helperın üzerine güzel bir teknikle atılmayı kolayca ve erken öğrenebilmekteler. Bazen köpekler çok küçük olduklarından kolluğu ısıramazlar veya kolluğu yeterince sert ısırabilmeleri için önce savunma dürtüsünün teşvik edilmesi gerekir. Doğru zamanda bir tekniğin eğitiminin yapılmamasının yani gemiyi kaçırmanın daha sonraları birçok “neler yapılabilirdi” tartışmasına yol açmasına neden olduğunu tecrübelerimle öğrendim. Dr. Raiser kadar ya da daha fazla şey bildiğimi ima etmek gibi bir yanlış anlaşılma yaşanmasın, sadece yıllar içinde tercih edilen bir program sırası geliştirdim.
Bu makalenin sonuna geldik. Gelecek makale kolluğa geçiş, köpeğe dövüşü öğretmek, av güdüsünden kontrol fazına geçiş, av çalışmasının iyi ve kötü yanlarını içermekte.


Armin Winkler
Çeviren: Serhan Kaleli
köpek eğitimi
köpek pansiyonu
köpek oteli